Kategori, İngilizce, Türkçe. Genel. 1, Genel, diffuse s. dağınık. European Union actions are still very diffuse and complex in this area. Diffuse through · Diffuse reflection · Diffuse hair loss · Diffuse sky radiation |
diffuse teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı · nüfuz etmek · dağılım · yaymak · difüze · yayınık · yayınmak · midenin diffüz karsinomu · difüz · yayılmak ... |
İngilizcede diffuse'ın anlamı to (cause something to) spread in many directions: Television is a powerful means of diffusing knowledge. to (cause a gas or ... |
(f). yaymak, dökmek, neşretmek; yayılmak, dağılmak, intişar etmek. diffusion (i). nüfuz; yayılma, dağılma. İrtibat büromuzun çalışma saatleri: |
6 нояб. 2024 г. · DIFFUSE çevir: yaymak, dağıtmak, yaymak. Daha fazlasını öğrenmek için bkz. Cambridge İngilizce-Türkçe Sözlük. |
"diffuse" Türkçe çeviri ; diffuse · dağılım ; diffused · yayılmış ; diffusion · dağılma ; diffusive · yayınmacı ; air diffusion · hava difüzyonu ... |
f. yaymak, dağıtmak, dağılmak. The perfume diffused in my bag when it was broken. (Parfüm kırılınca çantama yayılmış.) diffuse. |
Diffuse sesli dinle · yaymak · yayılmak (sıvı, gaz) · yayılmış. |
Pain vague and diffuse, very little tenderness to palpation. Dağınık ve belirsiz ağrı, çarpıntı sonucu azıcık hassasiyet. |
Novbeti > |
Axtarisha Qayit Anarim.Az Anarim.Az Sayt Rehberliyi ile Elaqe Saytdan Istifade Qaydalari Anarim.Az 2004-2023 |